Zamanında hiç düşünmeden ( ötesini-berisini) hayatınıza aldığınız insanlardan bazılarıyla yolunuz ayrılıyor. Ama günün birinde bir tanesiyle ayırmayı bırak düşüncesiyle bile dayanamaz hale geliyorsunuz. İşte biz ona sizin yol arkadaşınız diyoruz.
Benim yol arkadaşım olduğunu düşündüğüm kişi 17 sene önce arkadaşım oldu ilk kez. Ama 15 ay önce farklı birşey oldu. Aşık olduk birbirimize. Sorsanız 15 ay. Ama biz 15 ömürlük yaşadık.
Hayatınınızı biriyle devam ettirmeye karar verdiğiniz anda birçok mekanizma giriyor devreye. İç benlik, ego,çevre baskısı, aile, hormon vs. Bu noktada sık sık kendinizi ve karşınızdakini sorgular hale geliyorsunuz. Olsun panik yapmayın. Bu sağlıklo bir durum. Ama bazen ipin ucu kaçıyor. Bazen sakin,anlayışlı,mutlu "siz"in altından tam bir türk kızı çıkıyor. İşte bu noktada partneriniz sizi anlıyor ve tolere ediyorsa ne ala. Ama tam bu noktada o da "ben böyleyim, beğenirsen" li cümleler kuruyorsa karşılıklı sıçtığınız an o noktada devreye giriyor.
Sonradan pişman olunacak onlarca söz havada uçuşuyor.
Size göre siz çok çaba sarfediyorsunuz. Geçmişte yaşadığınız kırgınlıkları tekrar gün yüzüne çıkarıyorsunuz. Partnerinize göre o elinden gelen herşeyi suralayıp önünüze döküyor. O öyle bu böyle derken ikinize de yetmiyor gibi geliyor. O hararetle bitsin artık yeter diyorsunuz.
Bu gibi durumlarda ayrı geçireceğiniz bir gece uykusu sonrasında gerçek duygularla uyanıyorsunuz. Ya söylediklerinizden pişman olup şu an yanımda olsa diyorsanız ne ala. Hayat hala sizden yana.
İyi ki ayırmışım yolumu diyorsanız da yeni hayatınızda mutluluklar. Ama herşeyden önemlisi ilk kural: partnerinizin hayatına saygı.
Ben hayatımın bir saniyesinde bile uzağımda olmasını istemediğim bir adamla beraberim diyerek uyandım bu sabah.
Çekilen her sıkıntı daha güzel günlerin habercisi diye avuttum kendimi. Söylediklerimde haklıydım. Ama hayatımın geri kalan hiçbir gününü ondan ayrı geçirmeye de niyetim yoktu.
Bir yolu bulunur elbet dedim.
Sevdiğimin ellerine teslim ettim ..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder