Can sıkıntısının ötesinde günler yaşıyoruz. Kişisel sıkıntılarımın en yüksek seviyede seyrettiği şu günlerde bir de ülkece yaşadığımız korkunç günler var. Dün çok güzel bir cumartesi sabahına uyandığımızı zannederken korkunç bir acıya uyanmışız meğer.Aklım, kalbim hınca hınç öfke dolu. Sokaktaki herkes sinirli, herkes asabi. İnsanların kötü bir söze dahi tahammülü kalmadı artık bırakın kayıplar...
Bugün yine lanet ederek okurken haberleri bir mesaj geldi telefonuma üyesi olduğum sendikadan. Yarın iş bırakma kararı vermişler. Düşündüm, iş bırakınca ne gerçekleşecek diye. Geri dönecek mi insanlar, düzelecek mi tüm bu olanlar? Onun yerine işe gidip çocuklarıma doğruyu anlatacağım ben, sevmeyi, kişisel hak ve özgürlükleri. Bir eğitmen olarak benim görevim özellikle de bu günlerde geri çekilmek değil, eğitim yaygınlaştırmak olmalı.
Çok zor günler, hayat da çok zor. Savaşarak yaşıyoruz. Ben kendi adıma çok zorlanıyorum yalan değil.
Bu da geçecek diyorum sonra, biz birşeyler yaparsak belki bir umut bu da geçecek...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder